Belirsiz alacak davası

WikiKod sitesinden
Gezinti kısmına atla Arama kısmına atla

Belirsiz alacak davası, davacının dava açtığı anda alacak miktarını tam ve kesin olarak belirleyemediği durumlarda başvurduğu özel bir dava türüdür. Türk hukukunda bu dava türü, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 107. maddesinde düzenlenmiştir. Amaç, davacının alacağını ispat için dava açabilmesini sağlamak, ancak miktarın netleşmesini sonraki aşamalarda mümkün kılmaktır. Özellikle zarar miktarı, işçilik alacağı veya tazminat gibi hesaplama gerektiren davalarda bu yol tercih edilir.

Bu dava türünde davacı, alacağın belirli olmadığını ve neden belirlenemediğini açıkça belirtmek zorundadır. Dava dilekçesinde alacağın bir asgari miktarı (belirlenebilen kadarı) yazılır; dava sürecinde bilirkişi raporu, keşif veya delil incelemesi sonucunda alacak miktarı netleştiğinde davacı talebini artırabilir. Bu artış “ıslah” veya “talep artırımı dilekçesi” ile yapılır ve zamanaşımı süresi içinde kalmak şartıyla mümkündür.

Belirsiz alacak davası, davacının hak arama özgürlüğünü kolaylaştıran bir kurumdur. Çünkü bazı durumlarda zarar miktarını davanın başında bilmek fiilen imkânsızdır; örneğin iş kazasında kalıcı hasarın tıbbi raporla netleşmesi beklenir. Bu dava türü sayesinde, kişi dava açmak için alacağın kesin tutarını beklemek zorunda kalmaz. Böylece hem zamanaşımı riski ortadan kalkar hem de adalete erişim kolaylaşır. Ancak bu imkân kötüye kullanılmamalıdır; alacak belirlenebilir durumda ise belirsiz alacak davası açılamaz.